Masallara benzer bu hikayenin açıklaması zaten kendisidir diye düşünüyorum:
Sultan II. Bayezid, bir gün Boğaziçi'nde saltanat kadırgası ile dolaşırken denize ağ atan balıkçılara rastlar.
"Balık çok çıkar mı?" diye sorar.
"Baht işidir padişahım" derler.
"Benim bahtıma da bir ağ atın!" der.
Balıkçılar padişahın bahtına ağ atar, bir şey çıkmaz. Tekrar atarlar, yine boş. Nihayet üçüncü seferde ağın içinden bir denizkızı çıkar. Sultan Bayezid:
"Bahtım olan bu kızı İstanbul'da gezdirin, nerede ne söylerse gelin bana haber verin!" der.
"Orada niçin güldün, ey güzel bahtım?" diye sorar. Denizkızı:
"Ona güldüm ki padişahım." der, "Bir adam define bulucusuyum diye çıkmış, oysa altında hazine vardır, haberi yok."
Kızın göstediği yeri kazarlar, bir koca mermer havuz dolusu altın bulunur. . Sultan Bayezid, Beyazıt Camii'ni ve hayratını bu para ile yaptırır.İnşaatta çalışan ustalara, kalfalara:
"Gündelik hakkınızı akşama gidin, oradan kendi elinizle alın"der.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder